WWW.MERT-66.TR.GG
  ata sözleri
 

 

 
 A ile başlayan

 
Abanın kadri, yağmurda bilinir.

Abdestsiz sofuya namaz dayanmaz.

Acele giden ecele gider.

Acele işe, şeytan karışır.

Acele yürüyen yolda kalır.

Acemi katır kapı önünde yük indirir.

Acemi marangozun talaşı tahtasından çok olur.

Acemi nalbant gibi kâh nalına vurur, kâh mıhına.

Acı acıyı bastırır, su sancıyı.

Acı patlıcanı kırağı çalmaz.

Acı söz insanı dininden çıkarır.

Acıkan doymam, susayan kanmam sanır.

Acıkan yanağından, susayan dudağından belli olur.

Acındırırsan arsız, acıktırırsan hırsız olur.

Aç ayı oynamaz.

Aç bırakma hırsız edersin, çok söyleme arsız edersin.

Aç gözünü, açarlar gözünü.

Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur.

Aç koynunda azık durmaz.

Aç köpek fırın delermiş.

Aç köpek fırın yıkar.

Aç kurt insana saldırır.

Aç tavuk rüyasında kendini darı ambarında görürmüş.

Aç tokun halinden anlamaz.

Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış.

Açık yaraya kurt düşmez.

Açın imanı olmaz.

Açın karnı doyar gözü doymaz.

Açlık ile tokluğun arası bir dilim ekmek.

Adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir olmasa da çulu.

Adam eşeğinden, kadın döşeğinden belli olur.

Adam olana bir söz yeter.

Adam sandık eşeği altına serdik döşeği.

Adamak kolay, ödemek güçtür.

Adamakla mal tükenmez.

Adamın iyisi iş başında belli olur.

Adı çıkacağına canı çıksın.

Adı çıkmış doksana, hiç inmez seksene.

Ağa malı deniz yemeyen domuz.

Ağaca balta vurmuşlar "sapı bedenimde" demiş.

Ağaca beşikten mezara kadar muhtacız.

Ağaca çıkan keçinin dama çıkan oğlağı olur.

Ağaca çıkan keçinin doğurduğu oğlak dala bakarmış.

Ağaca dayanma çürür, insana dayanma ölür.

Ağacı kurt, insanı dert bitirir.

Ağaç kökünden yıkılır.

Ağaç ne kadar meyve verirse, dalı o kadar yere eğilir.

Ağaç ne kadar uzarsa uzasın göğe değmez.

Ağaç ne kadar yüksek olsa da yaprakları yere düşer.

Ağaç yaşken eğilir.

Ağaçlı köyü su basmaz.

Ağaçsız memleket duvaksız geline benzer.

Ağaçtan maşa, aptaldan paşa olmaz.

Ağaran baş, ağlayan göz gizlenmez.

Ağır baş iyidir, yenlik olsa uçar.

Ağır git ki yol alasın.

Ağır kazan geç kaynar.

Ağır otur, batman götür.

Ağır taş batman döver.

Ağız yemeyince yüz utanmaz.

Ağlama ölü için, ağla deli için.

Ağlamayan çocuğa meme vermezler.

Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.

Ağlayanın malı gülene hayır gelmez.

Ağrısız baş mezarda gerek.

Ağustos ayında beyni kaynayanın, zemheride kazanı kaynar.

Ağustosta beynin kaynasın, kışın da tencere kaynasın.

Ağzı açık ayran delisi.

Ağzından bal akıyor.

Ah alan onmaz, ah yerde kalmaz.

Ah alan onmaz.

Ahmak misafir, ev sahibini ağırlar.

Ak akçe kara gün içindir.

Ak gün ağartır‚ kara gün karartır.

Ak ile kara dere kenarında belli olur.

Ak koyunun kara kuzusu da olur.

Ak köpeğe koyun diye sarılma.

Akan su yosun tutmaz.

Akan su, pis tutmaz.

Akçe bulsam, çıkı yok.

Akıl akıldan üstündür.

Akıl para ile satılmaz.

Akıl yaşta değil baştadır.

Akıl yiğide sermayedir.

Akılı olmayana neylesin sakal, kayışı tarladan götürür çakal.

Akıllı düşünene kadar, deli oğlunu evermiş, torunu olmuş.

Akıllı evladın var, neylersin mali, akılsız evladın var neylersin mali?

Akıllı olan katar katar yer, akılsız olan satar satar yer.

Akılsız başın cezasını ayaklar çeker.

Akılsız başın zahmetini ayaklar çeker.

Akılsız baştan sefil taban ne çeker.

Akılsız köpeği yol kocatır.

Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü.

Akıntıya kürek çekme, kurak yere ekin ekme.

Akrabanın akrabaya akrep etmez ettiğini.

Akranıyla konuşmayanın sesi, semadan gelir.

Akşam gelen misafirin, yiyeceği bulgur sıkısı, yatacağı ahır sekisi.

Akşamın hayrından sabahın şerri iyidir.

Al elmaya taş atan çok olur.

Al malın iyisini çekme kaygısını.

Al yakışırken, el bakışırken.

Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını orantıya vurursun.

Alçak tavuk kendini ferik gösterir.

Alışmış kudurmuştan beterdir.

Alim unutmuş, kalem unutmamış.

Allah aptala eşeğini kaybettirir, sonra buldurup sevindirir(miş).

Allah dağına göre kar yağdırır.

Allah şaşırttı mı, dayıya hala dedirtirmiş.

Allı yelek, pullu yelek, canfes neye gerek?

Alma el kızının ahını, gökten indirir şahini.

Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste.

Alma mazlumun ahını, gökten indirir şahını

Almadan vermek Allah'a mahsustur.

Almak kolay ödemek zordur.

Altın anahtar, her kapıyı açar.

Altın eşik, ağaç eşiğe muhtaçtır.

Altın kılıç demir kapıyı açar.

Altın yere düşmeyle değer kaybetmez.

Altının değerini sarraf bilir.

Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz.

Anan gibi saç büyüteceğine, baban gibi bıyık büyüt.

Anan turp, baban şalgam, sen içinde gülbe şeker.

Ananın bastığı yavru incinmez.

Ananın bastığı yerde yavru ölmez.

Anasına bak kızını al, astarına bak bezini al.

Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.

Aptalın karnı doyunca gözü yolda olur.

Ar gözden, kar yüzden anlaşılır.

Ar namus tertemiz.

Arap eli öpmek, dudak karartmaz.

Arap eli öpmeyle dudak kara olmaz.

Arayan belasını da devasını da bulur.

Arayan bulur, inleyen ölür.

Arife günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar.

Arı bal yapacak çiçeği bilir.

Arı kahrını çekmeyen balın kadrini ne bilir.

Arı satmış namusu tellala vermiş.

Arkadaş dediğinin gölgesinde suç işlenir.

Arkadaşını söyle ki, sana kim olduğunu söyleyeyim.

Arkadaşlık pazara kadar değil mezara kadardır.

Arkalı it kurdu boğar.

Armudu sapıyla, üzümü çöpüyle, pekmezi küpüyle.

Arpa eken darı biçmez.

Arpa ekinde buğday bekleme.

Asıl azmaz, bal kokmaz, kokarsa yağ kokar, onun da aslı ayrandır.

Aslan yattığı yerden belli olur.

Aslı neyse nesli odur.

Aslına çekmeyen haramzadedir.

Aslında olan tırnağına getirir.

Aslını inkâr eden haramzadedir.

Aslını inkâr edenin nesli gevşek olur.

Aş kaşık ile, iş keşik ile.

Aş sabahın iş sabahın.

Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.

Aşk olmayınca meşk olmaz.

At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin.

At binenin kılıç kuşananındır.

At ile avrat yiğidin ikbalindendir.

At karnından yiğit burnundan bellidir.

At olacak tay yürüyüşünden belli olur.

At ölür de, itler bayram eder.

At ölür meydan kalır, yiğit ölür nam kalır.

At sahibinin altında kişner.

At ver hasım ol, kız ver hısım ol.

At yedi günde, it yediği günde dirilir.

At, sahibine göre kişner.

Ata binmek bir ayıp, inmek iki ayıp.

Ata et, ite ot verilmez.

Ata sözü tutmayan, uluya uluya kalır.

Ateş düştüğü yeri yakar.

Ateş ile barut bir arada olmaz.

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.

Atı alan Üsküdar'ı geçti.

Atılan ok geri dönmez.

Atımın anlı sakar, lakabını ele takar.

Atın iyisi arkadan gelmez.

Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.

Atın ölümü arpadan olsun.

Atlar tepişirken arada eşekler ezilir.

Atlı, itli sığmış, bir çocuk sığmamış.

Attan düşen kaba döşek, eşekten düşen kazma kürek.

Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür.

Attan indi eşeğe bindi.

Avradı er zapt etmez, ar zapt eder.

Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar.

Ay bozmaz, süt kokmaz. Kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür.

Ayağa değmedik taş, başa gelmedik iş olmaz.

Ayağın sığmayacağı yere baş sokulmaz.

Ayağını yorganına göre uzat.

Aydan gelen halı üstüne, günde gelen kül üstüne.

Ayranım ekşidir diyen olmaz.

Az kazanan çok kazanır,çok kazanan hiç kazanır.

Az menfaat çok zarara mal olur.

Az sabırda, çok keramet vardır.

Az tamah, çok ziyan getirir.

Az veren candan, çok veren maldan verir.

Az yaşa, uz yaşa, akıbet gelecek başa.

Azan mevlasını da bulur, belasını da.

Azı bilmeyen çoğu hiç bilmez.

Azıcık aşım, kaygısız başım.

Azıksız yola çıkanın, iki gözü el torbasında olur.

Azmış, kudurmuştan beterdir.
 

 

 

 

 

 

 

 


B ile başlayan;
 
Baba borç yapar çoluk çocuk aç yatar.

Baba ekmeği zindan ekmeği, koca ekmeği meydan ekmeği.

Baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır.

Baba mirası yanan mum gibidir.

Baba oğla bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş.

Babadan mal kalır, kemal kalmaz.

Baban bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım.

Babası ölen bey, anası ölen kadın olur.

Babasına hayır etmeyenin kimseye hayrı olmaz.

Babaya dayanma, karıya güvenme.

Baca eğride olsa, dumanı doğru çıkar.

Bacak kadar boyu var, türlü türlü huyu var

Bağ dua değil, çapa dua ister.

Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun.

Bağa gir izin olsun ki, yemeye yüzün ola.

Bağlı aslana tavşan bile hücum eder.

Bahar çiçeğiyle güzeldir.

Baht olmayınca başa, ne kuruda biter, nede yaşta.

Bakacağın yüze sıçma, sıçacağın yüze bakma.

Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur.

Bakkal ölenin borcunu, diriye ödettirir.

Bakmadan usta olunsaydı, kediler kasap olurdu.

Bakmakla öğrenilseydi, kediler kasap olurdu

Bal döksen yalanır.

Bal olan yerde sinek de bulunur.

Bal tutan parmağını yalar.

Bal, bal demekle ağız tatlanmaz

Balı parmağı uzun olan değil, kısmeti olan yer.

Bana benden olur, her ne olursa, başım rahat bulur, dilim durursa.

Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın.

Baskın basanındır.

Baskısız yongayı yel alır.

Bastığın yer bayram olsun.

Baş başa, baş da padişaha bağlıdır.

Baş nereye giderse, ayak oradadır.

Başıma uymayan takke elin olsun.

Başındaki fese bak, girdiği kümese bak.

Başını ecemi berbere teslim eden, cebinde pamuk eksik etmesin.

Başsız evin köpeği çok havlar.

Bazen inek, erkek; bazen de dişi doğurur.

Bebeler birbirinden huy kapar, ayranlarına su katar.

Bedava sirke baldan tatlıdır.

Bekâr gözü ile kız alınmaz.

Bekâr gözü kör gözü.

Bekâra karı boşamak kolay gelir.

Bekârlık maskaralıktır.

Bekleyen derviş muradına ermiş.

Beleş peynir fare kapanında bulunur.

Belli düşman, gizli dosttan yeğdir.

Benden sana öğüt, ununu elinle öğüt.

Benim adım Hıdır, elimden gelen budur.

Besle kargayı oysun gözünü.

Besledik büyüttük danayı, şimdi tanımaz oldu anayı, babayı.

Beş kuruşluk fener o kadar yanar.

Beş parmağın beşi de bir değil

Beyaz saç, aklın değil yaşın işaretidir.

Bıçak sapını kesmez.

Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez.

Bıldır ki hurmalar götünü tırmalar.

Bilgisiz insan meyvesiz ağaca benzer.

Bilinmedik aş, ya karın ağrıtır ya baş.

Bilmediği beş vakit namaz, bilirde yanına varmaz.

Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıptır.

Bin atın varsa bin dinlen, bir atın varsa in dinlen.

Bin bilsen de bir bilene danış.

Bin dinle, bir söyle

Bin ölçüp bir biçmeli.

Binde bir gelinen yere gül döşerler, her gün gelinen yere kül döşerler.

Bir adamın adı çıkacağına, canı çıksın.

Bir adamın karısı onun yarısıdır.

Bir ağaçta gül de biter, diken de.

Bir ağaçtan, oklukta çıkar boklukta.

Bir ağızdan çıkan, bin ağza yayılır.

Bir ahırda at da bulunur eşek de.

Bir ayağı çukurda

Bir bulutla kış gelmez.

Bir bütün bir yarımdan iyidir.

Bir dalın gölgesinde bin koyun eğlenir.

Bir dirhem et, bin ayıp örter.

Bir elin nesi var, iki elin sesi var.

Bir elin verdiğini, öbür elin duymasın.

Bir eve bir baca, bir kadına bir koca.

Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.

Bir işe başlamak, bitirmenin yarısıdır.

Bir koyun başı pişinceye kadar, kırk kuzu başı pişer.

Bir koyundan iki post olmaz.

Bir musibet bin nasihatten iyidir.

Bir nalına vurur, bir mıhına.

Bir yerim diyenden birde yemem diyenden kork.

Bir yiğit kırk yılda meydana gelir.

Biri eşikte, biri beşikte.

Biri yer, biri bakar, kıyamet ondan kopar.

Birlikten kuvvet doğar.

Bitli baklanın kör alıcısı olur.

Bize gelince yiyip içelim, size gelince gülüp gecelim.

Boğulursan büyük suda (denizde) boğul.

Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmektir.

Borç yiğidin kamçısıdır.

Boş duranı Allah da sevmez kulu da.

Boş fıçı çok bangırdar.

Boşboğazı cehenneme atmışlar, ‘odun yaş’ diye bağırmış.

Bozacının şahidi şıracıdır.

Bu dünya iki kapılı handır, gelen bilmez giden bilmez.

Bugünün küçükleri yarının büyükleri.

Budalanın yağı çok olursa sakalına sürer.

Bugün bana ise yarın sana.

Bugünkü işini yarına bırakma.

Bugünkü tavuk, yârinki kazdan iyidir.

Bülbülü altın kafese koymuşlar "ah vatanım" demiş.

Bülbülün çektiği; dili belasıdır.

Büyük ekmek, büyük bezeden olur.

Büyük lokma çukurda kalır

Büyük lokma ye, büyük söz söyleme.
 

 

 

 

 

 

 

 

C ile başlayan;
 
Cahil adam meyve vermeyen ağaca benzer.
Cahile söz anlatmaktansa, deveye hendek atlatmak iyidir.
Cahilin dostluğundan alimin düşmanlığı yeğdir.
Cahille arkadaş olma küstürün, cam kırığıyla kıçını silme kestirirsin.
Cami ne kadar büyük olsa imam bildiğini okur.
Caminin kapısını bilmez, sofuluk taslar.
Can boğazdan gelir.
Can cümleden azizdir.
Can çıkar, huy çıkmaz.
Can çıkmadan ümit kesilmez.
Can çıkmayınca huy çıkmaz.
Cana gelecek mala gelsin.
Canı kaymak, isteyen mandayı yanında taşır.
Canı yanan eşek atı geçer.
Cefayı çekmeyen sefanın kadrini bilemez.
Cins kedi ölüsünü göstermez.
Cömert derler, maldan ederler, yiğit derler candan ederler.
Cömert ile nekesin harcı birdir

 

 

 

 

 


Ç ile başlayan;
 
Çabuk parlayan çabuk söner.

Çağrılan yere erinme,çağrılmayan yere görünme.

Çağrıldığın yere git, ar eyleme; çağrılmadığın yere gidip yerini dar eyleme.

Çağrılmadık yere, çörekçi ile börekçi gider.

Çalıda gül bitmez, cahile söz yetmez.

Çalışan demir pas tutmaz. Çünkü ölür

Çalışmak ibadetin yarısıdır

Çalma elin kapısını, çalarlar kapını.

Çamura taş atma üstüne sıçrar.

Çatal kazık yere batmaz.

Çıngıraklı deve kaybolmaz.

Çıracı olsam ay akşamdan doğar.

Çiftçilik, eşeğin kuyruğuna benzer, ne uzar ne kısalır.

Çiftçinin karnını yarmışlar, kırk tane "gelecek yıl" çıkmış.

Çiftçiye yağmur, yolcuya kurak, cümlenin muradını verecek hak.

Çingene ciğer pişirir, yemeden karnını şişirir.

Çingenenin ipini, kendisine çektirirler.

Çingeneye beylik vermişler, önce babasını asmış.

Çirkefe taş atma, üzerine sıçrar.

Çoban ne yesinki köpeğine yedirsin

Çocuğa iş buyuran, ardınca kendi gider.

Çocuğu işe gönder, peşinden sen git.

Çocuk evin meyvesidir.

Çocuktan al haberi.

Çok söyleme arsız edersin, aç bırakma hırsız edersin.

Çok söz yalansız, çok para haramsız olmaz.

Çok yaşayan bilmez çok gezen bilir.

Çubuk iken çıtlamayan, hezen iken kütlemez.

Çürük iple kuyuya inilmez.

Çürük tahtaya çivi çakılmaz.
 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

D ile başlayan;
 
Dağ başından duman eksik olmaz.

Dağ dağ üstünde olur, ev ev üstünde olmaz.

Dağ dağa kavuşmaz insan insana kavuşur.

Dağ dumansız insan hatasız olmaz.

Damlaya damlaya göl olur.

Danışan dağ aşmış,danışmayan yolu şaşmış.

Darı unundan baklava,incir ağacından oklava olmaz.

Darlıkta dirlik olmaz.

Davetsiz gelen döşeksiz oturur.

Davul dengi dengine çalar.

Davulun sesi uzaktan hoş gelir.

Deme dostuna, der dostuna. Bir gün olur tuz basarlar postuna.

Demir nemden insan gamdan çürür.

Demir tavında dövülür.

Demir tavında, dilber çağında.

Deniz sevilirde, densiz sevilmez.

Deniz yoğurt olmuş da yemeye kaşık bulunmamış.

Deniz`e düsen yağmurdan korkmazmış.

Denize düşen yılana sarılır.

Derdini söylemeyen derman bulamaz.

Dereyi görmeden paçayı sıvama.

Dert saklayanda kalır.

Dervişin fikri ne ise zikri de odur.

Devden büyük dert var.

Deve boynuz ararken kulaktan olmuş.

Deveyi yardan atlatan, bir tutam ottur.

Devir tavında,dilber çağında.

Dibi görünmeyen sudan geçme.

Dikensiz gül olmaz.

Dinsizin hakkından imansız gelir.

Dinsizin ipi ile kuyuya inilmez.

Dişi kuş yapar yuvayı, içini dışını sıvayı sıvayı.

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.

Domuzdan post gavurdan dost olmaz.

Dost acı söyler.

Dost başa düşman ayağa bakar.

Dost kara günde belli olur.

Dost kazan dost; düşman anadan da doğar.

Dost yüzünden, düşman gözünden belli olur.

Dövüşerek pazarlık et , güle güle ayrıl.

Dut kurusuyla yar sevilmez.

Dünya malı dünyada kalır.

Dünya Sultan Süleyman'a bile kalmamış.

Düşenin dostu olmaz.

Düşman ayağa dost basa bakar.

Düşmanı karıncaysa, sen fil olur.

Düşmanın karıncaysa da kork.

Düt demeye dudak gerek.
 

 

 

 

 

 

 

E ile başlayan;
 
Ecel geldi bedene,baş ağrısı bahane.
Ecele çare olmaz.
Eceli gelen keçi, çobanın ekmeğini yer
Eceli gelen köpek cami duvarına siyer.
Eğilen baş kesilmez.
Eğreti ata binen tez iner.
Eğri oturalım doğru konusalım.
Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını.
Eken biçer, konan göçer.
Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur.
Ekmeğin kestiğini kılıç kesmez.
El ağzı ile çorba içilmez.
El atına binen yaya kalır
El deliye, bende akıllıya muhtacım.
El elden üstündür.
El elin eşeğini türkü çağırarak arar.
El elin eşeğini türkü çığırarak arar.
El kazanı ile aş kaynamaz.
El yarası onar Dil yarası onmaz.
El yumruğu yemeyen, kendi yumruğunu balyoz sanır.
Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.
Eli dar olanın, dili kısa olur.
Eli doluya: ağa buyur, eli boşa: ağa uyur.
Eli ile köfte yuvarlıyor, gözü kırık kovalıyor.
Elin hamuru ile erkek işine karışma
Elin ile koymadığını kaldırma.
Elmanın dibi göl, armudun dibi yoldur.
Elmayı soy da ye, armudu say da ye.
Emanet ata binen, tez iner.
Emanet eşeğin yuları gevşek olur.
Erkek koyun kasap dükkanına yakışır.
Erken evlenen döl alır, erken kalkan yol alır.
Erken evlenen yanılmamış.
Esirgenen göze çöp batar.
Eşek hoşaftan ne anlar. Suyunu içer, denesi kalır.
Eşek olduktan sonra semer vuran çok olur.
Eşekler çalışır, atlar yer.

Eşekten at olmaz, ciğerinden aş olmaz.
Et tırnaktan ayrılmaz.
Ev sahibinin hatırı olmazsa köpeğini dövmek kolaydır
Evdeki hesap çarşıya uymaz.
Evin danası evin öküzünden korkmaz.
Evlenenle ev alana (yapana) Allah yardım eder.
Evlinin (ev sahibinin) bir evi var,evsizin (kiracının) bin evi var.
Eyyam sana uymazsa sen eyyama uy. 

 

 

 

 

 

 

F ile başlayan;
 
Fakir oynayacağı zaman davul patlar.
Fakir parasız olan değil akılsız olandır.
Fakirin ekmeği umuttur.
Fakirin tavuğu tek tek yumurtlar.
Fakirlik ayıp değil,tembellik ayıp.
Fare dağa küsmüş dağın haberi olmamış.
Faydasız baş,mezara yaraşır.
Fazla naz aşık usandırır.
Fırsat eldeyken sürün devranı.
Fukaranın düşkünü,beyaz giyer kış günü. 

 

 

 

 

 

 


G ile başlayan;
 
Gafile kelam,nafile kelam.
Garip kuşun yuvasını Allah yapar
Gavurun tembeli keşiş,Müslüman’ın tembeli derviş.
Geçtiğin köprüleri yakma.
Gel demek kolay,git demek güçtür.
Gelen gideni aratır.
Gelin ata binmiş ya kısmet demiş.
Gelin bindi deveye gör kısmeti nereye.
Gem almayan atın ölümü yakındır.
Gençlikte taş taşı, kocalıkta ye aşı.
Geniş günün de dar gezen, dar günün de geniş gezer.
Gerçek dost kötü günde belli olur.
Gergin ip, çabuk kopar.
Gezen ayağa taş değer.
Gitti ağalar paşalar, kellere kaldı köşeler.
Gizliden gebe kalan, aşikâre doğurur.
Göğe direk, denize kapak olmaz.
Görünen dağın uzağı olmaz.
Görünen köy kılavuz istemez.
Göz görmeyince gönül katlanır.
Göz görür,gönül çeker.
Göz odur ki dağın arkasını göre,akıl odurki başa geleceği bile.
Gözün ile görmediğini söyleme.
Gülme komşuna gelir başına.
Gülü seven, dikenine katlanır.
Gündüz yenilen hurmalar, gece mideni tırmalar.
Güneş balçıkla sıvanmaz.
Güneş giren eve hekim girmez.
Güneş girmeyen eve doktor girer.
Güttüğü iki keçi, ıslığı dağı taşı tuttu.
Güzel gözünden, yiğit sözünden belli olur.
Güzellik ondur, dokuzu dondur. 

 

 

 

 


H ile başlayan;
 
Hak deyince akan sular durur.
Hak doğrunun yardımcısıdır.
Halaya giren kolunu sallar.
Hamala semeri yük olmaz.
Harman yel ile düğün el ile olur
Harman yel ile, düğün el ile olur.
Hasta sağ kalırsa hekime karşı gelir.
Hasta yatan değil, eceli gelen ölür.
Havada ahreni ile uçmayan kuşun sesi havadan değil, tavadan gelir.
Haydan gelen huya gider.
Helal kazanç ile pilav yenmez.
Hem kız, hem baldırı düz hem de ucuz olur mu?
Her akla geleni işleme her ağacı taşlama.
Her işin başı sağlık.
Her işte bir hayır vardır.
Her koyun kendi bacağından asılır.
Her kuşun eti yenmez.
Her şakanın altında bir gerçek yatar.
Her şey incelikten insan kabalıktan kırılır.
Her şeyin yenisi, dostun eskisi.
Her taş baş yarmaz.
Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.
Her zamanı bir sayma.
Herkes aklını pazara çıkarmış, yine kendi aklını beğenmiş.
Herkes kaşık yapar ama sapını yapamaz.
Herkesin aklı bir olsaydı, koyunlara çoban bulunmazdı.
Hıdrellez yaz kapısı, yedi gün sürer tipisi.
Hırsız sekiz, köşe dokuz.
Hızlı giden atın pisliği seyrek düşer.
Hile ile iş gören mihnet ile can verir.
Horoz ölür, gözü çöplükte kalır.
Horozu çok olan köyün sabahı geç olur.
Huylu huyundan vazgeçmez. 

 

 

 

 

 

 

 

 


I - ı ile başlayan;
 
Ihlamurdan odun olmaz, beslemeden kadın olmaz.
Irmak kenarına çeşme yapılmaz.
Irmaktan geçerken at değiştirilmez.
Isıran it, dişini göstermez.
Isırgan ile taharet olmaz.
Islanmışın yağmurdan pervası yoktur.
Ismarlama hac, hac olmaz.
Işığını akşamdan önce yakan sabaha çırasında yağ bulamaz. 

 

 

 

 

 

 

 

İ - i ile başlayan;
 
İbadet de gizli, kabahat da.
İğneyi kendine, çuvaldızı ele batır.
İki aslan bir posta sığmaz.
İki baş bir kazanda kaynamaz.
İki cambaz bir ipte oynamaz.
İki çıplak bir hamama yakışır
İki gönül bir olunca (olursa) samanlık seyran olur.
İnsan kocar, gönlü kocamaz.
İnsan konuşa konuşa, hayvan koklaşa koklaşa (anlaşır).
İnsan sözünden, hayvan yularından tutulur.
İnsan yedisinde ne ise yetmişinde de odur.
İp inceldiği yerden kopar.
İp kırıldığı yerden ulanır(eklenir).
İstediğini söyleyen, istemediğini işitir.
İstemek bir ayıp, vermemek iki ayıp.
İsteyenin bir yüzü kara, vermeyenin iki yüzü.
İşin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol.
İşini kış tut, yaz tutarsa bahtına.
İşleyen demir ışıldar.
İt ite buyurur, it de kuyruğuna.
İt iti ısırmaz.
İt kağnının gölgesine yatmış, ne koyu gölgem var demiş.
İt utansa don giyer.
İt ürür kervan yürür.
İti an çomağı hazırla.
İti, öldürene sürütürler.
İtin ısırmayanı, atın osurmayanı olmaz.
İven (acele eden) kız ere varmaz, varsa da baht bulmaz.
İyi insan lafının üzerine gelirmiş.
İyiliğe karşı iyilik HER kişinin işi, kötülüğe karşı iyilik ER kişinin işi. 

 

 

 

 

 


j yok

 

 

 

 

 

 

K ile başlayan;
 
Kaçan balık büyük olur.
Kaçan kızın bohçası küçük (hafif) olur.
Kadı anlatana göre fetva verir.
Kâfirden hacı, elden bacı olmaz.
Kakma el kapısını el ucuyla, yiterler kapını var (olanca) gücüyle.
Kalem kılıçtan üstündür.
Kanaat gibi devlet olmaz.
Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu.
Karga bülbülü taklit edeyim derken, ötmeyi unutmuş.
Karınca kanatlanınca serçe oldum sanır.
Karnının doymayacağı yere, açlığını bildirme.
Kasap et derdinde koyun can derdinde.
Kasap sevdiği postu yere vurur.
Kaşıkla verip, sapıyla gözünü çıkartma.
Katranı kaynatsan olur mu şeker, cinsi batasıca mutlaka cinsine çeker.
Kavakta nar olmaz, kötülerde ar olmaz.
Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez.
Kazma kuyuyu, kazarlar kuyunu.
Keçinin canı "TEKE" isteyince, çobanın değneğine (sopasına) sürtünür.
Kedi gidince fare bey olur.
Kedinin kanatları olsaydı, serçenin soyu tükenirdi.
Kediye kanat takarsan gökte serçe bırakmaz.
Kel yanında kabak anılmaz.
Kenarına bak bezini al, anasına bak kızını al.
Kendi düşen ağlamaz.
Keskin sirke küpüne zarar verir.
Kılıç kınını kesmez.
Kırk hırsız bir çıplağı soyamaz.
Kırk yıl ecel yağsa, eceli gelen ölür.
Kız beşikte çeyiz sandıkta.
Kızım sana diyorum, gelinim sen anla.
Kızın kimi severse güveyin odur, oğlun kimi severse gelinin odur.
Kızını dövmeyen dizini döver.
Kimi bağ bozar, kimi bostan bozar.
Kimi yer, kimi bakar. Kıyamet ondan kopar.
Kişi refikinden azar.
Kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi.
Komşu komşunun külüne muhtaçtır.
Komşuda pişer, bize de düşer.
Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.
Kork korkmazdan‚ utan utanmazdan.
Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman çelebi derler.
Köpekle dalaşmaktansa, çalıyı dolanmak hayırlıdır.
Köpeklerin duası kabul olsa gökten kemik yağar.
Köpeksiz köy bulmuş, değneksiz dolaşıyor.
Köpeksiz köyde değnekle gezilmez.
Köprüyü gecene kadar, ayıya dayı de.
Kör alıcının kör satıcısı vardır.
Körler sağırlar birbirini ağırlar.
Kötü komşu insanı mal sahibi yapar.
Kötü tarlanın verdiğini, yiğit kardeş vermez.
Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur.
Kurt kuzu kaptığı yeri dokuz defa yoklar.
Kuru laf karın doyurmaz.
Kurunun yanında yaş da yanar.
Kusursuz dost arayan dostsuz kalır. 

 

 

 

 

 

 

 

 


L ile başlayan;
 
Laf ile peynir gemisi yürümez.
Laf lafı açar.
Laf torbaya girmez.
Latife latif gerek.
Leyleğin ömrü laklak ile geçer.
Lokma çiğnemeden yutulmaz.
Lokma karın doyurmaz, şefkat artırır. 

 

 

 

 

 

 

 


M ile başlayan;
 
Mahkeme kadıya mülk değil.
Mal canı kazanmaz, can malı kazanır.
Mart ayı, dert ayı.
Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır.
Merhametten maraz doğar.
Minareyi çalan kılıfını hazırlar.
Minnetle gül koklama, dikeni sancar seni.
Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer.
Mum dibine ışık vermez.
Müflis bezirgân, eski defterlerini karıştırır.
Mühür kimde ise Süleyman odur.
 

 

 

 

 

 

 

N ile başlayan;
 
Namazda gözü olmayanın kulağı ezanda olmaz.
Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına.
Ne yavuz ol asıl, ne yavaş ol basıl.
Nefesine güvenen borazancı başı olur.
Nerede birlik, orada dirlik.
Nerede hareket, orada bereket. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


O ile başlayan;
 
Oduncunun gözü omcada ( bağ kütüğü) dilencinin gözü çömcede ( tahta kepçe ).
Oğlan dayıya, kız halaya çeker.
Oğlanınki oğul bağı, kızınki bahçe gülü.
Okumayı sevmeyene dokuz hoca az.
Olacakla öleceğe çare yoktur.
Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz.
Onbeşindeki kız ya erdedir, ya yerde.
Osmanlı’nın ekmeği dizindedir.
Osurmadan bu memlekette sıçtı derler.
Otu çek köküne bak.
Oynayamayan gelin yerim dar dermiş
Oğlan yer oyuna gider, çoban yer koyuna gider. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Ö ile başlayan;
 
Ödünç güle güle gelir,ağlaya ağlaya gider.
Öfke gelir gider, kelle gider gelmez.
Öfkeyle kalkan zararla oturur.
Öğüt, bir hazine kadar değerli olduğu halde genellikle bedava verilir.
Ölecek tavşan çomağa karşı gelir.
Ölmüş eşek kurttan korkmaz.
Ölümü gören, hastalığa razı olur.
Ölürse yer beğensin‚ kalırsa el beğensin.
Ölüsü olan bir gün, delisi olan her gün ağlar.
Öz ağlamayınca göz ağlamaz. 

 

 

 

 

 

 

 

 


P ile başlayan;
 
Padişah yasağı üç gün sürer
Palamut çok biterse kış erken olur
Papaz her gün pilav yemez.
Para ile imanın kimde olduğu bilinmez.
Para insana dil, elbise insana yol öğretir.
Parasız pazara, kefensiz mezara gidilmez.
Paraya nereye gidiyorsun demişler, çoğun olduğu yere demiş.
Pek yaş olma, sıkılırsın; pek de kuru olma, kırılırsın.
Perşembenin gelişi, çarşambadan bellidir.
Pilav yiyenin kaşığı elinde gerek.
Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın.
Pire itte (köpekte), bit yiğitte bulunur.
Pisboğaz ile boş boğaz, beladan kurtulmaz. 

 

 

 

 

 

 

R ile başlayan;
 
Rağbet güzel ile zenginedir.
Ramazanda yalan söyleyenin yüzü, bayramda kara olur.
Rençper kırk yılda, tüccar kırk günde.
Rüşvet kapıdan girince insaf bacadan çıkar.
Rüzgâr eken fırtına biçer.
Rüzgâr esmeyince yaprak oynamaz.
Rüzgâra tüküren kendi yüzüne tükürür.
Rüzgârlı havanın kuytusu, yağmurlu havanın uykusu. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

S ile başlayan;
 
Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.
Sabreden derviş muradına ermiş.
Saç sefadan, tırnak cefadan uzar.
Sakalda keramet olsa, keçi şeyhlik ederdi.
Sakınan göze çöp batar.
Sakla samanı gelir zamanı.
Saman elinse samanlıkta mı elin?
Sanat altın bileziktir.
Sayılı koyunu kurt kapmaz.
Sen işlersen mal işler, insan böyle genişler.
Sen kendini övme el seni övsün.
Sen seversen oğlunu, o da sever oğlunu.
Sev beni, seveyim seni
Soğuk su, sıcak aş diş düşmanı, genç avrat koca herifin baş düşmanı.
Sopayı yiyen eşek, atı geçer.
Soydur çeker, huydur geçer.
Söyle arkadaşını söyleyeyim sana seni.
Söyleme dostuna, o da söyler dostuna. Bir gün olur kül basarlar postuna.
Söylemeyen ağız, söyleyen ağzı yorar.
Söz büyüğün sus küçüğün.
Söz gümüş sükût altın.
Söz var insanı yola getirir, söz var insanı yoldan çıkartır.
Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir.
Su akar yatağını bulur.
Su akarken küpünü doldurur.
Su akmayınca durulmaz.
Su bulanmayınca durulmaz.
Su testisi su yolunda kırılır.
Suç gelin olsa güvey bulunmaz.
Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Ş ile başlayan;
 
Şahin ile deve avlanmaz
Şahin küçük et yer, deve büyük ot yer.
Şapkası dar gelen, başım büyük sanır.
Şaraptan bozma sirke keskin olur.
Şaşkın ördek, tersten dalar.
Şer işi uzat hayra dönsün, hayır işi uzatma şerre dönmesin.
Şeriatın kestiği parmak acımaz
Şeytanla ortak buğday eken samanını alır.
Şimşek çakmadan gök gürlemez. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


T ile başlayan;
 
Tabancanın dolusu bir kişiyi, boşu kırk kişiyi korkutur.
Tandır başında bağ dikmek kolaydır.
Tartılırsan denginle tartıl.
Tasa doyurur, acı acıktırır.
Taş düştüğü yerde ağırdır.
Taşıma su ile değirmen dönmez.
Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.
Tekkeyi bekleyen, çorbayı içer.
Tembele iş buyur sana akıl öğretsin.
Tereciye tere satılmaz.
Tırnağın varsa başını kaşı.
Tırnağın varsa kaşın, yoksa düşün.
Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır.
Tok açın halinden anlamaz.
Tok ağırlaması güçtür.
Topalla gezen aksama öğrenir.
Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur.
 
 

 

 

 

 

 

U ile başlayan;
 
Ucuz etin yahnisi yavan olur.
Ucuzdur vardır bir illeti, pahalıdır vardır bir hikmeti.
Ulu sözü dinlemeyen uluya kalır.
Ulular köprü olsa basıp geçme.
Ummadığın taş baş yarar.
Umut fakirin ekmeğidir.
Ustanın çekici bin altın.
Uşağı işe koş, sende ardına düş.
Uyku ölümün kardeşidir.
Uyuyan yılanın kuyruğuna basılmaz.
Uzaktan davulun sesi hoş gelir.
 
 

 

 

 

 

Ü ile başlayan;
 
Üç elli, yaz belli
Ürümesini bilmeyen it, sürüye kurt getirir.
Üveye etme özünde bulursun, geline etme kızında bulursun.
Üzüm üzüme baka baka kararır.
Üzümün çöpü var, armudun sapı var.
Üzümünü ye, bağını sorma.
 
 

 

 

 

 

 


V ile başlayan;
 
Vakit nakittir.
Vakitsiz açan gül çabuk solar.
Vakitsiz öten horozu keserler.
Var ne bilsin yokun halinden.
Varsa eşin rahattır başın, yoksa eşin zordur işin.
Varsa hünerin, her yerde vardır yerin.
Varsa pulun, herkes kulun; yoksa pulun dardır yolun.
Veren el, alandan elden üstündür.
Vücut kocar, gönül kocamaz.
 
 

 

 

 

 

y yok 

 

 

 

 

z yok

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
  Bugün 2 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol